28 Şubat 2022 Pazartesi

Bıçağın Ucu

Bir önceki yazıda, şimdi okumayacağım, dediğim Bıçağın Ucu'nu bitirdimm.. Suat,annesi Hayrun,dayısı Albay Ferit,kocası Halim,Yüzbaşı Demir ve diğerlerinin romanı sonradan bir sardı;hafta sonu tiyatroya giderken yanıma aldım.. Kalan bölümü de pazar günü bitirdim.. Güzel bir okuma oldu.. İbret verici.. 1960 askeri darbesine giden son beş ayı anlatan romandan seçtiğim cümleler.. "Canından bezmişlerin başkaldırması"(s.309) "Yeryüzünde adına şiir denebilecek tek şey,yaşamak zaten !"(s.375) "Her şey bir yana,benim eski gazetenin,Kamil Bey'in ünlü 'Haber'inin kapısı önünde,'hırsızlar'diye bağırabilmek,az zevk mi?Kaç satan bu gazete,hiç. İktidar diğer birçoklarına yaptığı gibi 'resmi ilanlar'la beslemese,ayakta durabilir mi?Ne münabeset!Altı ay boyunca bu rezilliğin ta göbeğinde yaşadım ben,bilirim. İskemlemde iki büklüm,gözlerim floresan lambaların aydınlığıyla kamaşmış,ukala operatörlerin budalaca yanlışlarını düzeltmeye uğraşırken,yukarda adamları haberleri tıraş eder,sivri uçlarını yumuşatır,partinin daha doğrusu Menderes'in hoşuna gidecek bir biçime sokmaya çabalarlardı.Enflasyon gemi azıya mı almıştı,'görülmemiş kalkınma'ydı adı;muhaliflerin birer ikişer ayıklanması,'demokrasinin korunması'demek oluyordu;dalkavuk bir çoğunluğa yaslanarak kişisel iktidarın kurulmasıysa,'milli iradenin tezahürü'.(s.376) Son olarak Atatürk'ün Samsun'a doğru hareket etmeden önce yaverlerinden Ferit Bey'e söyledikleri: "Her halükarda tehlikeyi göze alıp bir tecrübe edeceğim.Ahval ve şerait öyle ki,önümüzde aynı kapıya çıkan tek bir yol kaldı:Ya galip geleceğiz ya da mağlup olmayacağız !"(s.70)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder