3 Temmuz 2019 Çarşamba

Ada Rüzgarı-I

Prolog

Kuşadasından Gemiyle Adalar Denizi
Seferi

Adalar Denizinde üç gün gemiyle dolandık,adaları gezdik..
Tekrar vatanımızdayız,çok şükür..
Sıra geldi,yediğimiz içtiğimiz bize kalsın,gördüğümüzü anlatmaya..

Celestyal  Olympia Cruises gemisi sabah Kuşadası'ndaki limanda yolcularını bekliyordu..
O şanslı yolcular arasında biz de vardık..
Sabah Kuşadası'nda olabilmek için sekiz saatlik gece yolculuğu yapmak zorunda kalınca biraz yorgunduk..
Gemiye kabullerin saat 09.00-111.00 saatleri arasında olacağı söylenmişti..
İki yüz metrelik upuzun bir sıra, gemiye ne kadar yolcu alınacağının göstergesiydi..
Gerçi gemi ile ilgili bilgilerde 724 kabin olduğu yazılıydı..
(Ve 540 personel..)
(Bu durumda üç yolcuya bir personel düşüyor;ki hizmet kalitesi muazzam olmalı..)

Nitekim yolculuğun sonunda bunu memnuniyetle  söyleyebilirim,gerçekten iyi izlenimlerle ayrıldık gemiden..)
Her yolculuk için bunu söylemek zor oysa..
Mutlaka eksik bir şeyler oluyor..
Bir de bizim turumuzda olduğu gibi, en düşük fiyattan olan iç kabinlerden birinde kalacağımızı öğrenince, acabalarla dolu oluyor insan..
Burada ise her şey yolcu konforu için düşünülmüş ve tıkır tıkır işleyen profesyonel bir düzen var..
Cruises turları için izlenimim çok olumlu ..

En ucuz kabinde kalan da,en pahalı lüks kabinlerde kalanlar da aynı havuzda,aynı lokantada,aynı eğlencelerde yan yana oturuyor..
Ayrıcalık belki sadece kabininize girince size ait odada oluyor..
Çalışanlar için kimsenin bir farkı yok..
Herkese aynı güler yüzle hizmet ediliyor..
Dil bilmemek biraz sorun olur diye endişe etmeye de gerek yok..
Türk çalışan da var..
Özellikle Kırgızistan'dan pek çok kişi gemide çalışıyor..
Mesela lokanta girişinde Yıldız Hanım,kabin görevlisi Tazegül Hanım..
Geçekten de taze bir gül fidanı gibiydi..
Lokantada hizmet eden İstanbullu İbrahim Bey'i de unutmamak lazım..
Türkiye'den tek çalışan o..
Biz Türk yolculara da kol kanat gerdi hemen..
Yüz civarında olan Türk yolcunun yemek sırasında çok rahat ettiğini söyleyebilirim..

Çalışanlar da,yolcular da dünyanın dört bir yanından gelmişler..
Şili,,Portekiz,Amerika Birleşik Devletleri,Hollanda,Kanada,Hongkong,İspanya,Kolombiya,Yeni Zellanda..
Gemide vatandaşları bulunan ülkelerden aklımda kalan birkaçı..
Dolayısıyla bir dünya dolusu insan aynı gemide üç gün yan yana yaşadık;
gemide bizim için hazırlanan eğlence programlarını yan yana oturup izledik,
üst güvertede havuz başındaki pistte verilen dans derslerine katılıp,belki de  hiç bir zaman gidemeyeceğimiz bir ülkenin insanı ile el ele tutuşup dans edip eğlendik,

karşılaştığımız her yerde birbirimize güler yüzle selam verdik,
aynı masalarda yan yana oturup önümüze konan yemekleri yerken birkaç kelimeyle de olsa konuştuk,
kimse kimsenin canını acıtmaya kalkmadı..
Demek ki politikacılar bıraksa dünya insanları aynı dilleri konuşmasalar da,insanlık diliyle
pek de güzel anlaşacaklar ama diye lafa devam etmek var;lakin bu bir gezi yazısı olacağından burada bırakayım..







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder