Klasik eserler buluşması adına Ankara sahnelerine gelenler içinde izleyebildiğim tek oyun bu oldu.. İstanbul Devlet Tiyatrosunun sezon oyunu imiş..
Diğer oyunlarda da aklım kaldı ama;her zamanki mecburi sebepler..
Yani bütün oyunlar salı ve cumartesi arası Ankara'da..
Matine sadece cumartesi var..
Diğer oyunlar suare,akşam 20.00'da..
Tek bir oyun seçip onunla yetinmek zorundayım..
Suare oyunu seçersem dönüşte taşrada oturan biri olarak son otobüsü,treni kaçırmış olmaktan dolayı eve gidiş mesele oluyor ve de külfet..
Dolayısıyla bağrıma taş basmaktan başka çare yok..
Oysa geçen yıla kadar bu buluşmalarda pazar gününe de matine konuyordu..
Bir oyun daha izleme fırsatımız oluyordu böylece..
Hatta Oda Tiyatrosundaki oyunu da ekleyince üç oyun bile olabiliyordu..
Oysa Oda Tiyatrosu'na zaten Ankara Devlet Tiyatrosunun sezon oyunu olan bir eseri koyarak,gereksiz hatta saçma bir uygulamayla bu olasılığı da elimizden almış
lar..
Son zamanlarda seyircinin tiyatroya yönelen ilgisinin intikamını almak ister gibi görünen bu tutumu başka türlü izah edemiyorum..
Her neyse..
Oyuna gelince..
Çehov'un üç oyununun peş peşe sahnelenmesiydi..
Sırasıyla yazarsam:Bir Evlenme Teklifi,Tütünün Zararları,Ayı..
Yılmaz Gruda'nın çevirisini Zafer Algöz sahneye koymuş..
Kendisini de seneler önce Ankara'ya turneyle geldiklerinde Atçalı Kel Memet'te izlemiştim..
Şimdi de oyun yönetmeni olarak karşımıza çıktı..
Medine Yavuz Almaç'a dekor ve kostüm tasarımını vermiş..
Etkileyiciydi..
Işık tasarımı da Birol Gezici'ye emanet edilmiş..
O da öyle..
İki perdelik oyun bir saat 35 dakika sürdü..
Dört kişilik oyuncu kadrosunda Erdinç Gülener,Emre Başer,Eylem yıldız,Deniz Denker vardı..
Emre Başer özellikle Tütünün Zararları'nda tek başına oynarken rolünün hakkını verdi..
Bir Evlenme Teklifi'nde de iyiydi..
Ayı'da ise Erdinç Gülener çok iyiydi,rolüne çok yakışmıştı..
Kadın oyuncular ise biraz geride kalmışlardı..
Umarım klasikler buluşması ve bölge tiyatroları buluşması tekrarlanır da kaçırdığımız oyunlardan birkaçını daha izleme fırsatımız olur..
Ankara sahnelerinin izlenecek oyunları çok az ne yazık ki..
Çoğu geçen yılın hatta daha önceki yılların oyunları ve hepsini izledim..
Kala kala bir iki oyun kalıyor izleyebileceğim Ankara'ya ait..
Oysa diğerlerinde ne kadar güzel oyunlar vardı..
Adeta gözümüzünü önünden kaçırılan..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder