Daha doğrusu uzun zamandır yapmak istediğim bir ziyareti sonunda gerçekleştirebildim..
Altı yıl önce 30 Ağustos'ta şehit düşen Abdullah Erkmen'in anne ve babasıyla şehitlikte görüşüyorduk zaten..
Onlar haftada bir gelip oğullarını ziyaret ediyor,mezarını yıkayıp çiçeklerini suluyorlar ve bunu hiç aksatmıyorlar..
Daha önce de yazdığım gibi,diğer şehitlerin aileleri artık pek gelmiyor ya da gelemiyor;mezarlar sadece görevlilerin ilgisine bırakılmış durumda..
Annesine böyle seslenirmiş,Abdullah..
"Fatoşum !"
Oğlundan "Abdullah'ım !" diye öyle bir söz edişi var ki..
Anne ve oğulun birbirlerine ne kadar bağlı olduklarını onu dinledikçe anlıyorsunuz..
Oğlundan içi titreyerek söz ediyor ve yaşlar hiç eksilmeksizin gözlerinden süzülüyor..
Onlara bir apartman dairesi almakta nasıl önayak aldıktan sonra da destek olduğunu,
Sevdiği kızla söz kesmek için nasıl hazırlık yaptığını,
Şehit olmasa idi iki hafta içinde sözlü olacağını,
Ve elbette onu anmadan günlerinin geçmediğini...
O anlattı ben dinledim;ben anlattım o dinledi..
Evladını kaybetmiş bir anne ile annesini kaybetmiş bir evlat olan iki kişi,o akşam üzeri söyleştik..
Okulumun adı iade edilsin:Yaşasın Polatlı Lisesi!(İade edilene dek geçen 217.gün)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder