Biri Bernarda Alba'nın Evi..

Dolayısıyla biz taşralılar gidemiyoruz,
gidemedim..
Diğer oyun ise Maskeliler..
Hafta sonu ve matinede de oynuyor..
Gidebiliriz,gittim..
Biletim cumartesi içindi..
Ancak Ankara'da öğleyin yağan dolu, trafiği felç edince oyuna yetişemedim..

Bitmesine de bir o kadar kalınca halime üzülen görevliler,ertesi gün için davet ettiler..
Pazar günü tekrar gittim..
Bu kez hava muhalefeti olmayınca trafik engeli de olmadı..
Zamanında salondaki yerimi aldım..
Netice..

Bir saat on beş dakika süren,tek perdelik bir oyun Maskeliler..
Daha ilk dakikalardan itibaren iyi çalışıldığı,her dakikasına,her ayrıntısına özenildiği belli oluyor..
Bunu anlayınca,biz seyirciler de böyle bir oyunu izlemenin keyfiyle arkamıza iyice yaslandık..
Zor bir konu olmasına rağmen, ara ara salonu dinlediğimde,nefes almadan izliyordu herkes,çıt çıkarmadan izledik..
Filistin'de yaşayan üç kardeşin(aslında dört;küçük kardeşleri Nazif,İsrail askerinin açtığı ateşte ağır yaralanıp,yaşayan ölüye dönmüştür,bu felaket aileyi çok etkiler)hem İsrail siyasetine hem birbirlerine karşı verdikleri mücadelenin işlendiği oyunda;kardeşler arası dayanışma,ihanet,şüphe, gibi birçok duygu işleniyor..
Kardeşlerden Naim,Filistin Kurtuluş Örgütü üyesidir,Davut,İsrail polisiyle işbirliği yapmaktadır.En küçükleri olan Halit'in birçok şeyden haberi vardır ama kimseye bir şey demeden kardeşlik bağlarını güçlü tutmaya çabalamaktadır..Filistin Kurtuluş Örgütü Davut'u kara listeye alır.Bu öldürüleceği anlamına gelmektedir..Naim,örgütten izin alarak ağabeyi ile kendisi görüşmek ister..Bu konuşma giderek hesaplaşmaya ve kavgaya döner..

Özellikle Halit rolünde Emre Demirci daha doğal bir oyun sergiliyordu..Ama haklarını yemeyelim,
hepsi iyiydi..
Şanslı Eskişehirliler..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder