21 Eylül 2021 Salı

100 YILLIK GURUR-V

Sakarya Savaşı konulu sempozyumun sekizinci konuşmacısı Dr.Veli Fatih Gülen idi.. Atatürk'ün Çanakkale'den tanıdığı,Sakarya Savaşı'nda da yeniden gördüğünde de hemen tanıdığı Yassıhöyük Köyünden İsmail Çavuş'un torunu imiş.. Bize İngiltere'nin Sakarya Savaşı Politikasını anlattı.. Lloyd George'un II.İnönü Savaşı sonrası sarfettiği bir sözüyle başladı: ""Artık Yunanlıları rüyamda bile görmek istemiyorum !" O dönemde harp okullarında askeri coğrafya,stratejik coğrafya derslerinin olduğunu, çok detaylı askeri coğrafya etüdleri olduğunu, Goltz Paşa'nın I.Dünya Savaşı'nda haritacılıkla ilgili çalışmaları başlattığını anlattı.. Ahmet İzzet Paşa'nın da askeri haritalar konusuna ciddiyetle eğildiğini, teorik bilginin yanına pratik bilgiyi ve tecrübeyi katarak bu konuda uzmanlaştıklarını anlattı.. İngilizlerin Yunan milli marşının sözlerini İngiliz milli marşının müziği ile düzenleyerek Girit Adası'nda söyletip,Yunanlıları örgütlemeye çalıştıklarını ama bu politikanın tutmadığını;hatta ters teptiğini söyledi.. Kurtuluş Savaşı başlarında da Havza'ya halı tüccarı kılığında gelen yabancıların gerçekte İngiliz subayları olduklarının anlaşıldığını da ekledi.. Kurtuluş Savaşı'nda Meclis'te İttihatçı Muhalefet,İslamcı Muhalefet,Liberal Muhalefet ve Sosyalist Cephe olmak üzere dört farklı muhalefet olduğunu,sosyalistlerin Talat Paşa ile görüşmelerinin mevcut olduğunu.. İttihatçı Muhalefet'ten Kuşçubaşı Sami'nin,Kurtuluş Savaşı sonrası,Sisam'dan gelip Atatürk'e suikastta bulunmak istediğini,yanlarına sığındığı Madran'daki Tahtacı yörüklerinin onu jandarmaya ihbar ettiğini,çıkan çatışmada öldürüldüğünü anlattı.. Diğer muhalefetin tasfiyesi için kurulan İstiklal Mahkemelerinde yargılananlardan bazıları için Atatürk'ten bağışlama istemeye gelen İsmet Paşa,"Paşam,bunlar Cumhuriyete sadıktır,affedelim."deyince,Atatürk'ün "Bana sadakat değil,itaat lazım !" dediğini de.. (Halide Ediplerin niçin muhalefete geçtiklerini şimdi tahmin edebiliyorum,onlar da itaat etmeyi reddetmişlerdi.. Bir seferinde Halide Hanım'ın,bir tartışma sırasında Atatürk'e,onun emir eri olmadıklarını söylediğini,hatta bir süre dargın kaldıklarını okumuştum..)
Dokuzuncu konuşmacı Dr.Fevziye Alsaç idi.. Sakarya Marşı'ndaki Milli ve Romantik Söylem başlıklı tebliğini çevrimiçi sundu.. Aslında bir metni kuru bir ifadeyle okudu,demeliyim.. Üstelik,lisede edebiyat öğretmeni olan konuşmacı,sanki öğrencilerine sıkıcı bir ders veriyormuş havası içindeydi.. Dolayısıyla bir şey öğrenilecek bir konuşma değildi.. Zaten dinle(ye)medik..
Onuncu konuşmacı Dr.Mesut Yavaş,Çanakkale 18 Mart Üniversitesi'nden katılmıştı.. Şiirlerle Sakarya Savaşı konulu sunumunu ilgiyle dinlerim.. Sakarya Savaşı'nın hemen ertesinden başlayarak 10 gazetede 20 civarında şiir yayınlandığını söyledi.. Dönemin gazete ve dergileri olan bu yayınlar:Açıksöz (Kastamonu),İleri,Küçük Mecmua (dergi),Tevhid-i Efkar,Anadolu'da Yenigün,Vakit,Varlık (Erzurum),Dergah(dergi),Hakimiyet-i Milliye,İkdam.. Yayınlanan şiirlere gelince.. Altun Ordu (Halit Fahri, Çavuşun Destanı,Düşman Kaçıyor (12 Eylül 1921),Elhamdülillah,Kaçma:Mağrur ve Makhur Kral'a (Kerim Refii),Kahramanların Destanı (Baba Remzi),Kaside-i Şükran (Aydın Mebusu Hoca Esat),Muazzez Mehmetçiğe (Turgut-Askerlik Şb.Bşk.bnb.Şevket Turgut),Mustafa Kemal Paşa (Halil Nihat Poztepe),Sakarya Başında Sakarya Cenginde (Suat Salih),Sakarya Zaferi (Florinalı Nazım,kendisini şairlerin kralı ilan eder !),Sakarya Güneşine (Mazlumların Şairi),Sakarya Önlerinde,Tarih-i Zafer,Tebrik-i Gaza (Kütahya Mebusi Besim Atalay),Tekrime-i Zafer/Gazi Mehmetçiğe (Ahmet Şiranı),Türk Askerine (Ali Ekrem),Zafer (Kemalettin Kamu),Zafer Davulu/Gave-i Zalim (Hüseyin Suat),Zaferden Sonra (M.K.) Şiirlerden örnekler okudu.. Yetişebildiğimi yazdım.. İşte bir beyit: "Yedi yüzyıl kanamayan Sakarya/ Yirmi gündür alkanlara boyandı." veya şu: "Sarı zeybek uyandı hâbından/ Bir seher vakti gördü bir rüya" ya da şu: "Eski benden biraz da tarihe bak/ Var mıdır Türkü mahveden ahmak/ Gördün evvelce de sen ol şiiri/ Titretir âumanı şimşir !" veyahut bu: "Düşman kaçıyor !Gördü ki iman doludur Türk !/ Son savleti gösterdi:Nasıl korkuludur Türk/ İslamın o dönmez o çelikten koludur Türk/ Binler yaşa ey harikalar yağdıran ordu/ Düşmanlara çiğnetme bu cennet gibi yurdu !" Tabiî hepsini yazamadım.. Sunum sonrası bunları nasıl elde edebileceğimizi sordum konuşmacıya.. Dökümanların hepsinin sempozyum kitapçında basılacağını söyledi.. Umarım..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder