30 Ekim 2018 Salı

Yaşasın Cumhuriyet !

Cumhuriyetimizin 95.yılı kutlu olsun !


Dün  ilk olarak, sabah 07.30'da,bir gün önce tertemiz sildiğim pencereme al bayrağımızı astım..
Sonra olağan mezarlık ziyareti için yola çıktım..
Annemi,babamı ziyaret ettikten sonra şehitlik bölümüne uğradım..
29 Ekim 1989'da şehit düşen Ruşen Ülker'e..
Mezarının mermerini yıkadım..
Ayak ucundaki ziyaret defteri kutusunu..
Bitişikteki arkadaşlarının mermerlerini de..
İşim bittikten sonra da eve döndüm..
Saat 10.00'da başlayacak olan bayram töreni için hazırlanıp çıktım..
Cumhuriyet Meydanı bir gün önceden hazırlanmıştı..
Protokol ve misafirler için oturma alanları,konuşma kürsüleri yerleştirilmişti..
Eksik olan, son birkaç yıl olduğu gibi cumhur,yani halktı..
Birkaç yıldan beri hayretle gördüğüm manzara böyle yazık ki..
30 Ağustos Zafer Bayramı olsun,29 Ekim Cumhuriyet Bayramı olsun, halk bayrama katılmıyor..
Sadece birkaç erkenci emekli ihtiyar,işi olmayan birkaç avare insan,birkaç da  bayram kutlamaya gelen insan..
Bir de protokol üyeleri ve görevli olanlar..
Hatta geçen sene gelmek zorunda olanların sayısı halktan fazlaydı..
Dolayısıyla bayramı protokol üyeleri ve görevli olanlar kutlamış gibiydiler..
İlçe kaymakamının konuşmasını  alkışlayacak protokol dışından  seyirci yok gibiydi adeta..

Bu sene sevinerek gördüm ki,halk bayrama gelmiş..
Bunda biraz da geçit törenine katılan öğrencilerin annelerinin olması etkiliydi elbette..
Yine de çocuklarının hatırı için olsun gelmeleri anlamlıydı..
Pırıl pırıl ,rengarenk giyimli folklor ekiplerinin oyunlarını izleyen seyircilerden birinin "İnsan o kadar duygulanıyor ki,içimden ağlamak geliyor !" demesi günün en anlamlı sözlerinden biriydi..
Geçit törenine katılan öğrenci gruplarının başındaki erkek öğretmenlerin takım elbiseli oluşu,
hanım öğretmenlerin çoğunun etek ceketli takım giymiş olmaları bayrama verdikleri önemi göstermesi açısından dikkatimizi çekti,çok beğendik..
Öğrencilerden birinin geçit törenini telefonundan çekim yaparak gidişine gülümsedik..
Okulların geçit sırası da çok anlamlıydı..
Önce Atatürk İlkokulu geçti..
Sonra Cumhuriyet İlkokulu..
Onları İnönü İlkokulu,
İnkılap İlkokulu,
Sakarya İlkokulu ve diğer okullar izledi..
Sakarya Savaşı'nın yaşandığı topraklarda bulunduğumuz için burada okul isimleri daha düşünülerek verilmiş,veriliyor..
Tek eksik olan seyircilerin okullar geçerken onları alkışlamayı unutmasıydı..
Bunda kıyafet serbestliğinin etkisi var mı bilmem..
Çünkü askeri kıtalar ve bando geçerken coşkuyla alkışlamayı ihmal etmediler..
Okulların çoğu ise rengarenk günlük kıyafetlerle geçmişlerdi..
Dikkatimizi çeken bir şey de Atatürk İlkokulu'ndan bir sınıf dolusu miniğin Atatürk fotoğrafı baskılı tişörtleri ve ellerindeki Türk bayrakları ile marşlar söyleyerek bütün kutlama boyunca coşkulu halleriydi..
Çok sevimli ge güzeldiler..

Yaşasın Cumhuriyet !
Ne Mutlu Türküm Diyene !



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder