8 Mart 2015 Pazar günü ilçemizde de Dünya Kadınlar Günü çerçevesinde düzenlenen etkinlikler vardı.
Önceden bildiğimiz etkinliklere katılma kararıyla sabahtan itibaren işlerimi planlamıştım.
Gün saat yedide annemle babamı ziyaretle başlayacaktı elbette.
Kabirleri başında dualarını okudum,hatırlarını sordum;tabii konuşan sadece bendim.Mezar topraklarının üzerinde solan kardelenlerini,açmak üzere bedeninin üzerinde yükselmeye başlayan nergis,sümbül,laleleri mutlulukla izledim.Yakında çiçek bahçesi gibi donatacaklar umarım ki kabirlerini...
Eve gelince hemen fotoğraf makinesini alıp Sakarya Anıtı'na yollandım.
Çanakkale Zaferi kutlama programında İstiklal Marşımızı söylerken perdeye Sakarya Anıtı ve oradaki büyük direkte dalgalananTürk Bayrağının görüntüsünü yansıtmak istiyordum ve bu,Sakarya Anıtı'na altıncı gidişimdi;çünkü diğerlerinde ya rüzgar esmeyivermiş ya da ters esmişti.
Anıta giderken de eski bir öğrencimin annesi arkamdan sesleniyormuş,duymamışım kendi telaşımdan..Neyse bir delikanlı seslendi,döndüm baktım;kadıncağız bana yetişmeye çabalıyor...Durdum,selamlaştık.
Hastaneye gidiyormuş.Rahmetli annem hastanede yatarken,yaşlılığa bağlı sebeplerle birçok rahatsızlığı olan kocasına refakatçi kalırdı kadıncağız..Yine kocası hastanede yatıyormuş,yine ona refakatçi olarak gidiyormuş.Akşam kızı kalmış,o da eve gelip,biraz dinlenmiş,şimdi de o yaşlı haline rağmen nöbeti devralmaya gidiyormuş..
Hastaneye dönen yol ağzına dek dertleşerek birlikte yürüdük,ayrıldık.
Anıta geldiğimde daha nöbetçi askerler gelmemişti.Onlar da az sonra geldiler,kapılar açıldı.Merdivenleri tırmandım;sürpriz:Rüzgar ters esiyor!
Gerçi annemin mezarı başından görmüştüm durumu,o kadar da sürpriz değil;ama belki rüzgar değişir diye de umuyordum doğrusu,olmayacağını bile bile...Şaşkın ben...
Yine de değişik açılardan çekimler yaptım,belki üzerinde oynama yapabilirler diyerek...
Eve geldim.Hemen annemin çiçeklerini suladım,banyo yaptım,çamaşırları yıkadım,balkonu yıkayıp çamaşırları kurumaya bıraktım,saçımı tarayıp giyindim;çünkü saat on iki olmuştu ve Anadolu Kadınları konulu konferans on ikide başlayacaktı.Tabii ülkemizde hiç bir şey tam saatinde başlamadığı için çok da endişe etmedim.
Nitekim on dakika sonra salona girdiğimdi davetliler henüz oturmuşlardı,yani hiçbir şey kaçırmamıştım.
Emekli bir öğretim üyesi, Baciyan-ı Rum kitabında da yazdığı üzere on üçüncü yüz yıl Anadolu Kadınlarının iş örgütlenmesi hakkında bizi bilgilendirdi.Türk insanının her devirde olduğu gibi teşkilatçı yapısını bir kez daha görmüş olduk,gurur duyduk,günümüzle kıyasladık..
Konuşma sonrasında meydanda belediye kent konseyinin fotoğraf sergisi vardı.Oraya gittik.Sayılabilir kadar az bir kalabalık toplanmıştı,daha çok belediyemizin kadınları,onların tanışları,biraz da bizim gibi hiçbir grubun üyesi olmayanlar;neyse konuşmalar yapıldı,daha çok belediye kendi çalışma envanterini tamamladı,halk fazla iltifat ve itibar göstermedi.
Oradan da hemen yakındaki bir salonda hanımlara yönelik konser vardı.Oraya yollandık.
Biz meydandan ayrılırken de ana muhalefet partısinin ve bazı derneklerin ,nedense,az önce olup biten etkinlik kadınlar için değilmiş gibi,kendi grupları,kendi afiş,flama,pankartları ve kendi gruplarının kadınları ile aynı meydana ilerlediklerini,gördük.On dakika önce yapılan saygı duruşu bu kez de kendileri tarafından tekrarlandı,gerisini izlemedik;yürüdük.
Maksat kadınların sorunlarına dikkat çekmek mi,birtakım siyasi duruşları sergilemek mi?
Amaç kadınların yaşadıklarına dikkat çekmek ise neden herkes bu sorunlar çevresinde bir araya gelmez,hele de her siyaset çevresinin kenar süsü haline getirilen kadın kolları,bugün her şeyi bir yana bırakıp toplu halde atan bir yürek olmazlar;söz konusu kadınsa gerisi teferruat demeyi bilemezler?
Bunları burada yazarak klavye kalemşörlüğü yapmadım,aynı gün bir siyasi partinin kadınlar kolu başkanı hanıma da bunların hepsini ve dahasını söyledim. Kadınlar Günü, elinde çiçekle yaklaşan ve ertesi gün sizi görmezden gelenlere 23 Nisan çocukları gibi gülücükler saçma günü değildir,sorunlara dikkat çekme günüdür.Yoksa biz zaten her gün kadınız,bize her gün kadınlar günü...
Olsun, kadınlar günü yine de kutlu olsun.
YanıtlaSil