2 Ocak 2019 Çarşamba

Gap'ı "Gaptık"-17

Harran

Yıllar önce,rahmetli Kemal Sunal'ın filmindeki repliğiyle bildik burayı..
İnşaatta çalışan ameleler yevmiyelerini almak için
sıraya girerler..
Bazıları daha fazla yevmiye almaktadır..
Kemal Sunal'ın canlandırdığı gariban amele
nedenini merak eder ve yanındakine sorar..
Onların sendikalı olduğunu işitir..
O zaman dayanamaz,şunu söyler:
"Onlar sendikalıysa ben de Harranlıyım !"..
Biz de güleriz..

Adını o filmden duydukça güldüğümüz  Harran'ı
sonunda  görebildik..
Hiç de gülmedik ama bol bol gülümsedik..
Nereye baksak kadim bir medeniyet,bilemeyeceğimiz kadar eskiye dayanan ve hala devam ettirilen,çağa direnen bir yaşam biçimi;toprağa,rüzgara kulak verilse sanki hala duyulabilecek ama çoktan yok olmuş halkların türküleri..

Harran,tarihi kalıntıların da bulunduğu ilçenin adı aynı zamanda..
Urfa'ya 44 kilometre..
Küçük,sevimli bir ilçe..
İlçe halkının Arap kökenli Türk vatandaşlarından oluştuğu yazılı..
Sokaklarda dolaşan kadınların giysileri de bunu doğruluyor..
Son derece renkli,upuzun elbiselerle günlük işlerine koyulmuşlar.
Ama bizim ilçeyi gezmeye zamanımız yok elbette..
Hemen arkeolojik kazı bölgesine yönlendirildik..
Sanat tarihçi olan rehberimizin verdiği bilgilerle çabucak gezdirildik..
Yani yetişen dinledi,yetişemeyen birkaç fotoğraf çektiğiyle kaldı..
Çok da üzülmedik doğrusu..
Nasılsa gezi programlarından biliyoruz..
Biraz da internetten okur.öğreniriz..
Şimdilik dünya gözüyle görelim hele..
Bu tarihin en eski ticaret merkezlerinden biri olan Harran'dan kalanları..
Bir de tarihin en eski üniversitesinden ..

Adı Tevrat'ta geçen kentlerden biri Harran..
Haran olarak geçiyor..
İslam tarihçilerine göre,Nuh Peygamberin torunu Kaynan veya İbranim Peygamberin kardeşi Aran'a (Haran)bağlanmakta kentin kuruluşu..
Çivi yazılı tabletlerde de 2250 yıl ötesinden
"yolların kesiştiği yer" veya "şiddetli sıcak" anlamındaki Sümerce bir sözcük  Harran..
Üstelik M.S.11.yy.'da yemyeşil,bağlık bahçelik bir yer olarak geçiyor kaynaklarda..
Ancak savaşlarla kıtlıklarla geçen yüz yıllar içinde bölge hem çoraklaşmış hem de yerel halk yok olmuş,yerlerine başka halklar gelip yerleşmiş..
İnternette verilen bilgiye bakılırsa,bölgede yaşayan ve adı Kur'an'da geçen,ehli kitaptan sayılan,Nuh kavminden Sabiilerin ana vatanı burası..
11.yy.'da bir isyan ve arkasından kıtlıkta önce tapınaklarını sonra topraklarının bereketini kaybeden Sabiiler yeryüzünden silinmişler,yerlerini Arap Numayri kavmi almış..
Daha sonra bölgeye hakim olan Osmanlı Devleti de 18.yy.'da bölgeye bedevi aşiretleri getirip yerleştirmiş..
Aynı internet kaynağına bakılırsa,bugünkü aşiretlerin kökü de buraya dayanmakta imiş..
Bize de tarihin en eski bilim merkezi burada,Anadolu topraklarında  diye,haklı olarak, övünmek..
Bir de yöreye özgü konik evlerin önünde fotoğraf çektirmek..
Biz de öyle yaptık..
Antik kent kalıntılarının hemen yanı başında konuk kubbeli evlerden birkaç tane var..

Bir tanesi de yöresel ev olarak
düzenlenmiş..
Gelenlere evi gezme,yöresel giysiler giyme imkanı hazırlamış..
Hatta isteyene deveyle bir tur atma..
Sonra da hizmete açılan kafeteryada bir şeyler yiyip içme..

Fırsatı kaçırmadık elbette..
Bir Harran evinin içini gezdik..
O dönemin günlük hayatı nasıldır,hangi eşyalar kullanılır?..
Evlerde hangi odalar vardır ve nasıl döşelidir?..
Bütün kadınlar gibi, mutfak düzeni nasıldır,diye de özellikle mutfağı
inceledik elbette..
Sonra bir oda dolusu yöresel kadın giysisinden beğendiklerimizi giyip çeşit çeşit pozlarla fotoğraflar çektik,çektirdik..
İşin doğrusu, o giysilerin giyen herkese ne kadar yakıştığını,giyen kadınların ne kadar güzel olduğunu görmek de ayrı bir deneyimdi..
Yorulanlar evin hemen yanı başındaki 'yöre kafe'de bir şeyler içerek dinlendiler..
Yöre insanları da,doğal olarak, kendi yurdunda turist gibi yabancı tavırlarla gezen bu tuhaf insanları inceliyordu..
Bizse yaşadığımız yörelerden farklı giyimli olan yurttaşlarımıza aynı inceleyen bakışlarla karşılık vermekten geri kalmıyorduk elbette..
43 derecelik Urfa sıcağına kalmadan yapılan Harran gezimiz de böylece bitti yazık ki..



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder